Milyonlarca yıl içerisinde, yerin derinliklerinde yüksek basınç ve sıcaklığın etkisi ile oluşan elmasın yeryüzüne çıkması çok zahmetli ve masraflı bir iş.
İnsanoğlu elmas ile ilk temasından itibaren bu taşa değer vermiş ve bir süs aracı olarak üst düzey erklerin kullanımına sunmuştur.
Elmas kimyasal olarak karbon elementinden oluşmaktadır. Aynen kömür gibi. Biri yanmış ve kömürleşmiş, diğeri ise kristalleşmiş.
Doğadan çıktığı haliyle ham(raf) haldeki elmasın kullanılması mümkün değildir. Mutlak suretiyle kesilmesi veya yüzeylerinin işleme tabii tutulması gerekmektedir. Eski zamanlarda uygulanan kesim işlemi sonrası ürüne de elmas denilmekteydi. Elmas denildiğinde akla gelen işlem görmüş hali gelirdi. Zamanla farklı kesim şekilleri ile işlenmeye başlayan elmas, kesim şekillerinin ismi ile anılmaya ve satılmaya başlamıştır.
Günümüzde en çok kullanılan kesim şekli ‘‘brillant cut’’ dediğimiz üstü düz, bir kemere sahip ve dip kısmı külah gibi, 57 yüzeye sahip olan üründür. Brillant ülkemizde Pırlanta olarak adlandırılmaktadır.
Günümüz ürünlerinde her iki kesimde aktif olarak kullanılmaktadır. Eski kesim olan altı düz, üstü bombeli kesim şekli ürünler, elmas takı olarak adlandırılmaktadır. Bu ürünler 8K altın ile işlenmekte, etrafına karartma dediğimiz işlem ile siyah bir çerçeve yapılmakta ve çoğunlukla ülkemiz ve yakın coğrafyada değer görmektedir.
Pırlanta ürünler ise 14K, 18K altın ile işlenmekte ve ülkemiz dahil tüm dünyada değer görmektedir.
Her iki üründe farklı müşteri profillerine hizmet etmekte ve büyük oranda bu profiller birbirinden çok farklı olabilmektedir.
Pırlanta her yaşta müşteriye hitap ederken, elmas takılar genellikle 40 yaş üzeri müşterilerin yoğun olarak talep ettiği ürün grubu olmaktadır.
Ancak kesin olan bir şey var ki; her iki üründe çalışan ve şehir hayatı ile hemhal olanlar içindir. Kırsal kesim veya ev hanımlarının çoğunluk tercihi, altın yoğun takılar olmaktadır.
